"Bir Kadir gecesi sabah namazından sonra" damağında kalmış ayşemsi bir nurun sarhoşluğundan olsa gerek; bizim Alinur, milletin kendisine güleceğini de bile bile, "Bana göre Bursa'da trafik problemi yok..." demişti, biliyorsunuz.
Oysa tarihi belediye binasının önüne dikilsek ve oradan geçen ilk yüz kişiye, "Bursa'nın en büyük soru nedir?" diye sorsak, doksan dokuzunun "Trafik" diyeceğini pekala, Alinur da dahil olmak üzere hepimiz biliyoruz.
Burada, biraz da muziplikten, "Peki, 'trafik' demeyecek o bir kişi kim?" diye düşünen/soran çıkabilir. O bir kişilik kontenjanı da yine Alinur'a ayırdım. Nitekim, anketi, tarihi belediye binasının önünde yapacağımızdan mütevellit, Alinur'un da yüzde bir de olsa sorumuza muhatap olma ihtimalini hesaba kattım.
Neyse, biz konumuza dönelim.
Hani, korkunç bir trafiğin olduğu batçıkta asılı, "İki yılda trafiği gündeminden çıkaran Bursa" yazan pek ironik bir tabela vardı. O tabela, Alinur'un güldürmeyen şakası olarak Bursalıların hafızasına adeta kazındı değil mi? Sadece o güldürmeyen şaka olarak hafızamıza kazınan ironik tabela değil; Alinur'un bu konuda yaptığı bir de çok acıklı konuşması var ki; o da Bursalıların unutulmazları arasına gireli çok oldu.
Alinur, "Canla başla" aynen şöyle diyordu:
"Trafikle alakalı, ya insanın hedefi olacak kardeşim. Hedefsiz bir şey olur mu? İki yılda şehrin gündeminden kaldıracağız. Şimdi bu söylemi, trafikle alakalı uygulamaları bir tarafa kaldırıyorum. Ben şimdi Alinur Aktaş olarak, bir vatandaş Alinur Aktaş olarak, ara sıra kendi arabasına binen adam olarak bir şey söylüyorum. Bana göre Bursa'da trafik problemi yok. Şimdi gülecek bazılarınız, ben biliyorum..."
Allah için soruyorum.
Alinur'un, "Şimdi gülecek bazılarınız, ben biliyorum" diyerek bitirdiği sözleri, sizce de tahammül edilemez davetsiz misafir gibi durmuyor mu? Bu sözler, bir bakıma büyük bir kabahatin dayanılmaz itirafı gibi okunmuyor mu?
İlaveten, "Bana göre Bursa'da trafik problemi yok..." derken kendisine gülüneceğini bilmek ve bilerek söylemek nasıl acayip bir manevra kabiliyetidir, artık onu da siz düşünün...
Buraya bir virgül koyup başa/başlığa dönelim.
Alinur, yakasındaki Ak Parti rozetiyle iki yılda trafik sorununu çözeceğine dair söz verdiği; ama bırakın çözümü, sorun daha da katmerleşerek içinden çıkılmaz bir hal aldığı böylesine yakıcı bir dönemde Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, Alinur'un adeta imdadına yetişti.
Yerel seçime ramak kala, Dündar başkan, Alinur'a öyle bir kıyak yaptı ki; babası oğluna yapmaz bu güzelliği.
Bakın şimdi, Dündar başkan, eylül ayı olağan meclis toplantısında, Osmangazi Belediyesi'nin Bursa'ya değer katan projeleri hakkında bilgilendirme yaptı. Burada, ilk etabı bitmek üzere olan Osmangazi Meydanı'nın iki bin araçlık otoparkıyla şehir merkezindeki trafik yükünü büyük ölçüde azaltacağını söyledi. Şehir merkezindeki trafik yükünün azalmasının Bursa için ne büyük bir nimet/hizmet olduğunu uzun uzun anlatmama gerek yok sanırım.
SON SÖZ:
Gördünüz mü güzelliğin büyüklüğünü?
Alinur'un, "İki yılda çözeceğim" dediği, ama bırakın çözmeyi daha da berbat hale getirdiği trafik sorununa iki bin araçlık otoparkla dokunan Dündar başkan, daralan Alinur'a adeta suni teneffüs yaptı. Bu suni solunum, Alinur'u kurtarır mı bilemem, ama adeta can çekişen Bursa trafiğine nefes aldıracağı kesin. Dündar başkan iyi ki de yapmış. Yoksa, ne Alinur'un ne de akıldanelerinin , okulların açıldığı ilk gün otobüsleri ücretsiz yapmaktan başka Bursa için yapabilecekleri pek bir şey yok. Ne diyelim, hadi yine iyisin Alinur; dar gününde Dündar başkan sana büyük bir kıyak yaptı...
DİP NOT:
Pazartesi günü okullar açılacak. Suyun kaynama noktası neyse, Bursalıların da çıldırma noktası trafiktir. Normal zamanlarda bile çekilmez olan trafiğin kabusa dönüştüğü zamandır. Lütfen sabırlı olun... Yeri gelmişken muhalefet partilerine de bir öneri yapayım. Tamam, bizim Alinur, trafik sorununu çözemedi ve çözemeyecek; bari siz, biraz paraya kıyın ve "sabır tespihi" yaptırıp, sürücülere dağıtın. Trafikte beklerken çeksinler. Bakarsınız birkaç olası kavganın önüne geçmiş olursunuz. Doğrusu bu da az şey değildir.
------
"Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve politikhaber.com.tr'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir."