Orantısız ilginin iğreti halini anlatmak için, "Düğün değil, bayram değil, eniştem beni niye öptü?" denir ya hani; işte tam da böyle bir durumdu artık torun sevdiği düşünülen Meral Akşener'in Cumhurbaşkanı Erdoğan'le ani görüşmesi.
Fakat öpülmenin nedenini anlamak o kadar da uzun sürmedi. Saatler daha gece yarısını bile vurmadan büyü bozuldu. Akşener, kendisine yakın bir isim olan milletvekili Burak Akbulut'un diliyle ağzındaki baklayı çıkardı.
Akşener'in gönlünde yatan aslanın "devlet kademelerinde görev almak" olduğu, Akbulut'un, "Akşener, devlette göreve hazır" ifadesiyle hiçbir tereddüde yer bırakmayacak kadar açık ve net olarak anlaşılmış oldu.
Aslına bakarsanız, perşembenin gelişi çarşambadan belliydi. Akşener'in altılı masa serüveni ve sonrasında, en başta İYİ Partililer olmak üzere kimsenin bir anlam veremediği "Özü başımıza" ilkelliği yolun buraya çıkacağını gösteriyordu. Evet, böyle olacağı ortadaydı, fakat gizlenemez şaşkınlığımızın sebebi bunun bu kadar erken ortaya çıkmasıdır.
Akşener'in sabırsızlığı sarıya vurduğu saçından da gayet iyi anlaşılıyordu ki; bu sığlığı içine sığdıramayıp, saydırmaya başlama potansiyeli taşıyanlara giderayak parmak sallamayı da ihmal etmedi Akşener.
İYİ Parti'den ihracı ihtimaline karşın, Akşener, Akburak'un diliyle, "Akşener ihraç edilirse İYİ Parti kalmaz..." tehdidini savuruyor. Oysa bu sıra dışı gelişme sonrasında İYİ Parti, Akşener'i hemen bugün ihraç etmezse ne "Özü başına" bir parti olabilir ne de çiçeği burnunda genel başkan Dervişoğlu lider kalabilir. Yani, Akşener'in gölgesi İYİ Parti'de her şeyi sıfırlar.
Bana kalırsa, Akşener'in gerçekte istediğinin de bu olduğu bir süredir aldığı anlamsız kararlardan anlaşılmıyor mu? Komplo teorilerinden hoşlanan biri değilim, ama ihtimal ki; siyasi hareketine gösterilen teveccüh hizayı bozmaya başladığından "plana" sadık kalmak adına bindiği dalı bile isteye kesti Akşener.
Gelin görün ki; bu acıklı tablo Akşener'den çok Ak Parti'yi düşündürmeli. Zira, bir miktar oy alması için yol verildiği anlaşılan Akşener'in inanmadan yürüdüğü yola bile beklenmedik bir teveccüh gösterilmesi Ak Parti'de yolunda gitmeyen bir şeylerin olduğunun da açık göstergesidir. Yani, demem o ki; hasbelkader müstakil bir siyasi hamle Ak Parti'yi iktidardan indirebilir. Süreç, Ak Parti'deki böylesine yakıcı bir açığı da ortaya çıkardı.
Evet, Erdoğan'la görüşen Akşener'in niyetinin devlette görev almak (Cumhurbaşkanı Yardımcısı veya bakan olmak) olduğu net olarak anlaşıldı. Tamam, ama Akşener'in Ak Parti'ye faturasının ne olacağını hiç düşündünüz mü? Ben söyleyeyim, "Özü başına" girdiği seçimde İYİ Parti'ye çıkan faturadan çok daha ağır olur.
SON SÖZ:
Geçenlerde, LGS deneme sınavında bütün sorulara yanlış cevap vermeyi başaran bir öğrencinin altınla ödüllendirildiği haberini okumuşsunuzdur. Olur da Akşener'in "devlette görev alması" sağlanırsa; tıpkı her soruya yanlış cevap veren öğrenci gibi, kendi partisinde aldığı her kararın yanlışlığına istinaden makamla ödüllendirilmiş olacak. Şimdiden hayırlı olsun.
------
"Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve politikhaber.com.tr'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir."