Yavuz Ağıralioğlu, A Parti'yi ilan etti!
  • POLİTİKA
  • 29 Ekim 2024 Salı 00:24

A Parti Genel Başkanı Ağıralioğlu "Milletimiz zordadır, bölge zordadır, güvenliğimiz zordadır, ekmeğimiz zordadır, üretenlerimiz zordadır; yoğun bir sığınmacı yükü altındayız neslimiz zordadır" dedi.

Anahtar Parti'yi kuran ve tanıtımında konuşan Yavuz Ağıralioğlu, "Memleketin sorunları çözümsüz değil. İktidar karşıtı değilim; siyaset, iktidarla bilek güreşi yapmak değildir" dedi.

Anahtar Parti’nin adının seçimi hakkında da konuşan Ağıralioğlu, "Alfabenin ilk harfi olan 'A' harfinden yola çıkarak yeni bir başlangıç yapmak istedik. Anadolu’ya, adalete ve ahlaka atıfta bulunuyoruz. Türk yurdunun kapılarını açan Alparslan’ın ve Cumhuriyet’i kuran Atatürk’ün kararlılığını simgeliyor” dedi.

Yavuz Ağıralioğlu, İYİ Parti’den ayrılışının ardından uzun süredir beklenen siyasi hareketini resmen başlattı ve "Anahtar Parti"nin kuruluşunu ilan etti. Kuruluş dilekçesi İçişleri Bakanlığı’na sunulan parti, Ankara’da yapılan bir basın toplantısıyla tanıtıldı. Ağıralioğlu, bu yeni oluşumun bir "memleket mücadelesi" olduğunu vurgularken, “Vatanımızı hiçbir dünya heveslisinin oyuncağı etmeyeceğiz” ifadeleriyle siyasi hedeflerinin millet yararına odaklandığını belirtti.

“BAŞLADIĞI GİBİ BİTİRMEK SİYASETİN MİLLETE NAMUS BORCUDUR”

Yavuz Ağıralioğlu halkı selamlayarak konuşmasına başladı. Bir yolculuğa başlıyoruz. Başladığımız yolculuk bir partinin iktidar hedefi değildir; bir milletin nice yüz yıllara biz varız hedefidir. Yarın cumhuriyetimizin 101. yılı bize bu aziz vatanı ne bedellerle bırakıldığını biliyoruz. Cumhuriyet 100 yılını devirdi. Kahramanlarımızı minnetle anıyoruz. Biz cumhuriyetin kurmay kadrosunun başladıkları gibi bitirdikleri için hayırlarla yad ediyoruz. Başladığı gibi bitirmek siyasetin milletine namus borcudur. Atatürk ve silah arkadaşlarını yüz yıllardır başladıkları gibi bitirdikleri için anıyorsunuz” şeklinde konuştu.

'GÜZEL YAPANLARIN ZAMANI GELDİ'

Ağıralioğlu, Türkiye’nin ekonomik, sosyal ve siyasi krizlerle sıkıştığını, iktidarın "2023 hedefleri"ni gerçekleştiremediğini ve halkın geleceğe dair umutlarının zedelendiğini söyledi. Sözlerine “Artık güzel konuşanların değil, güzel yapanların zamanı geldi” diyerek devam etti ve ülkenin güçlü bir geleceğe ulaşabilmesi için siyasi çekişmelerden uzak, somut çözümler üretmenin zorunlu olduğuna dikkat çekti.

"ADALET, AHLAK VE MİLLET SEVDASI" İLE ŞEKİLLENECEK

Ağıralioğlu, sorunların çözümünün ertelenmesinin daha büyük tehditler yaratacağı uyarısında bulunarak, “Memleketin siyasi kavgalarla kaybedecek bir günü yok” dedi. Bu mücadelenin bir parti çatısı altında değil, "adalet, ahlak ve millet sevdası" ile şekilleneceğini belirtti.

Anahtar Parti’nin adının seçimi hakkında da konuşan Ağıralioğlu, "Alfabenin ilk harfi olan 'A' harfinden yola çıkarak yeni bir başlangıç yapmak istedik. Anadolu’ya, adalete ve ahlaka atıfta bulunuyoruz. Bu harf, Türk yurdunun kapılarını açan Alparslan’ın ve Cumhuriyet’i kuran Atatürk’ün kararlılığını simgeliyor” ifadelerini kullandı.

Ağıralioğlu'nun cümlelerinin satırbaşları şöyle:

" 'Ol' deyince olduran, bir memleket yükünü çekmek gibi bir iradeyle bizi bu salonlara dolduran Allah'a hamd. Tarihin çetin zamanlarında kaderi çetin bir milletin ödediği onca bedelle tutunduğu bu vatanla başa gelmiş bin bir türlü gailenin altından kalkmış aziz milletim... Bu büyük milletin evladı olmaktan başka payeye ihtiyaç duymayan, memleketin cesur insanları, yol arkadaşlarım hoş geldiniz, sefalar getirdiniz.

"BEN BİR İKTİDAR HASMI DEĞİLİM"

Memleketin sorunları çözümsüz değil. Vaadimiz sorunlarıyla yüzleşen bir Türkiye. Ben bir iktidar hasmı değilim. Siyaset bizim için millet hizmetini görebileceğimiz nöbet değişimidir. Neyi koruyacağımızı biliyoruz. Muhafazakarlığın iktidarında, korunması gerektiği halde korunmayanları da biliyoruz. Biz Cumhuriyetin ikinci yüzyılına bolluk-bereketle girmiş olacaktık ama olmadı. Siyaset bizim için iktidarla bir bilek güreşi alanı değildir.

"BU MEMLEKET BİR ZÜMREYE YETEMEDİ"

Ben milletimi buldum. İkinci yüz yılın başında yaşadığı hiçbir sıkıntıyı hak etmediğini kara kara düşünürken buldum ben milletimi. Biz, milletimizi bu hale getiren, bu fakirliğe sebep olan şeyin keşke bir müdahale, keşke baş edilmez bir kuvvet mazereti olsaydı duygumla söylüyorum; Bu kendine yetebilir bir memleketin, aç gözlülüğüne yetemediğimiz bir siyasi hırsın sonucudur. Bu memleket, kendisi gibi 10 Türkiye'ye yeterdi ama bir zümreye yetemedi.

"NEYİN TUTACAĞINI BİLENLER OLARAK BURADAYIZ"

Memleket ufkunda doğabilecek her partinin, TV'lerde, gazetelerde değerlendirmesini yapan arkadaşlarıma hitaben söylüyorum; neyin tutacağını bilenler olarak buradayız biz. 'Parti tutacak mı?' endişelerine konu olan bakışlarını teskin eden bir irade beyan ediyorum. Aziz milletim bilsin, arkadaşlarım da 'parti tutacak mı' değerlendirmesine konu olacak endişeyle bakarken sözümüzü duysun istiyorum.

"ÇİFTÇİNİN NASIRLI ELLERİNDEN TUTACAĞIZ"

Biz neyin tutacağını bilenler olarak yola çıkıyoruz. Aybüke Yalçın öğretmenin, tebessümünden tutacağız. Eren'imizin adanmışlığından, Ömer Halisdemir'in kahramanlığından tutacağız. Fethi Sekin'in adanmışlığından tutacağız. Ambulansa binerken 'devletin ambulansı kirlenmesin' diye ayakkabılarını çıkaran insanımızın edebinden tutacağız. Neyi tutacağımızı bilsin millet. Biz bu salonlarda huzurla konuşalım diye dağlarda şehadeti göze almış kahramanların bileklerinden, yüreklerinden tutacağız. Neyi tutacağımızı biliyoruz, tutacağız. Bu memlekette adaletten ümidini yitirmişler için adaleti tutacağız, ürettiğinin hakkını alamayanlar için alın terinden tutacağız. Tarlalarda gece gündüz çalışan çiftçinin nasırlı ellerinden tutacağız. Kendilerine üniversiteler açılmış, iş imkanı hayalleriyle üniversitelere girmiş, sıkıntı çıkınca iş bulamayan çocuklarımızın hayallerinden tutacağız. Ahlâktan, adaletten, merhametten, mesuliyetten, ciddiyetten tutacağız.

"EKONOMİDE BİR ŞEY DENENDİ BİLİYORSUNUZ"

Sayın Cumhurbaşkanı iktidara 2024 yılında geçmiş gibi konuşuyor. Ekonomide bir şey denendi biliyorsunuz. Bu denenmiş olan şey yeni ekonomi kurmayının dilinde şöyle takdim edildi... Hazine ve Maliye Bakanı göreve gelir gelmez 'Ekonomiyi rasyonel bir temele oturacağız.' dedi. Kendilerinden önceki dönemi kasteden bu söz, tüm mevkilerde değişikliğe dönse, mesela Cumhurbaşkanı 'devlet başkanı' vasfıyla ayrı bir makamda olsa ve ayrı bir cumhurbaşkanı atasa, yönetime getireceği cumhurbaşkanı 'Devletin yönetimini rasyonel bir temele oturtacağız.' diyecekti.

Uzun iktidar döneminde canı çıkmamış kelime, içi boşaltılmamış kavram olmadığına şahit oldum. Manası tüketilmemiş isim kalmadı. 'Adaletle kalkınma' ismiyle bulduk biz bu fakirliği. 'Cumhuriyet' halk ile buluşacaktı, ülke 'adaletle kalkınacaktı, 'Memleket', 'İyi'likle doğrulacaktı, 'Gelecek', gelecekle güçlü olacaktı, dertlerimiz derman bulacak, 'Saadet'le huzurla Yeniden Refah'a kavuşulacaktı... Bu kavram ve kelime yorgunluğunun, güzel güzel isimler bulup, güzel güzel konuşmalar yapıp, veciz veciz nutuklar atıp, harikulade programlar yazıp milletin bulduğu bu fakirliğin, milletin kahrına sebep olacağından bahisle, arkadaşlarıma dedim ki, "İsmi mukaddes, işi ismine yakışmaz sonuçlar gördü milletimiz yoruldu. Partimizin adı 'A Parti olsun" dedim. Arkadaşlarımın hepsinin gözünde, sukünetinde bir şey oldu, sizin gibi sustular. Herkesin kalbinde 'A Parti mi?' oldu. Alfabenin ilk harfinden başlayalım, yeniden başlayalım dedim. Bu A, onun A'sıdır dedim. Yüreklendirmeye çalışıyorum, onlar da sizin gibi şaşkın. Bu A, Anadolu'ya girdiğimiz Sultan Alparslan'ın A'sı, Diyar-ı Rum denilen bu vatanı Anadolu'ya dönüştürdüğümüz Anadolu'nun A'sı. Bin yıldır imparatorluklar kurduğumuz bu aziz vatanda, akılla, ahlakla, adaletle, azametle, adanmışlıkla kurduğumuz büyük medeniyetin A'sı. Bu A, yedi düvele diz çökmeyen, Türk yurdunun kapılarını Alparslan ile açıp, Atatürk ile mühürlediğimiz çelikten iradenin A'sı. Bu milletten gayrısına hesap vermez, borçluluk kabul etmez, adanmışlığımızın A'sı."

'TERÖRÜN SADECE BAŞINI DEĞİL SEVENLERİNİ DE MECLİS'E SOKMAYACAĞIZ'

Ağıralioğlu, güncel gelişmelere de değindiği konuşmada MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 'Öcalan' çağrısına da değindi. Ağıralioğlu şöyle konuştu: “Meclisinde teröristlerin ağırlanacağının söylendiği bir devlet değil, teröristlerin hak ettiği muameleyi göreceği bir devlet. 40 yıldır evlatlarımızın canını, milletimizin canını terörle katleden bu alçak cinayet şebekesinin değil başını, sevenlerini bile Meclis'e sokmayacağız.”

'EVLATLARIMIZIN KATİLİNDEN MEDET UMUYORMUŞUZ GİBİ BİR ACZİYETE KİMSE SÖZCÜLÜK EDEMEZ'

“Hiç kimse evlatlarımızın katilini Meclis'e davet edemez” diyen Ağıralioğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Devlet aklı' diye bir şey konuşuluyor bu cinnetin içinde. Bu konuşulan lafların önüne arkasına 'devlet aklı' diye bir şey ekleniyor. Devlet aklı diyenler de duysun. Bir şey eğer Türk milletinin devletinin aklıysa şehidi üzemez, yetimi sahipsiz bırakamaz. Eğer bir irade 'devlet aklı' diye takdim ediliyorsa, Türk milletinin, devletinin aklı diye evlatlarımızın katili Meclis'e davet ediliyor da Meclis boşa düşürülüyorsa, Meclis boşa düşerken Türk devleti boşa düşürülüyorsa, sanki terörle mücadelede başarısız olmuşuz da, terörü bitirmeye kudretimiz yetmiyormuş da evlatlarımızın katilinden medet umuyormuşuz gibi bir acziyete kimse sözcülük edemez.”

'KÜRTLERİN KIRGINLIKLARINA ÇÖZÜM İÇİN ÖCALAN'DAN MEDET UMAN ALÇAKTIR'

Bahçeli'nin sözlerini ve bu sözlere cevaben CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in 'el yükseltiyorum' çıkışını hatırlatan Ağıralioğlu, “Sayın Devlet Bahçeli böyle söyleyince Cumhuriyet'i kuran parti de 'el yükseltiyorum' diye mevzuya dahil oldu. Onlar da duysunlar; devlet kuran irade, devlet kurmuş partinin genel başkanı da duysun. Türkiye Cumhuriyeti Devleti teröristlerle müzakere edebilen, teröristlerden medet umabilen, kendi vatandaşına vereceği hakkı çocuklarının katili üzerinden konuşabilen bir devlet değildir. Öcalan deyince Kürt demek Kürt'e hakarettir. Kürtlerin haklarına, Kürtlerin dertlerine, kırgınlıklarına, yorgunluklarına, ihmal edilmişliklerine, haklı haksız beklentilerine cümle kurmak için Öcalan'dan medet uman alçaktır" diye konuştu.

'KİMSE ÖCALAN'I ÇÖZÜMÜN ADRESİ DİYE GÖSTEREMEZ'

'Hiç kimsenin Öcalan'ı çözümün adresi olarak gösteremeyeceğini' savunan Ağıralioğlu, “Biz kendi sorunlarımızı kendi muhataplarımızı bularak çözeriz” dedi.

‘VATANIMIZI HİÇBİR DÜNYA HEVESLİSİNİN OYUNCAĞI ETMEYECEĞİZ’

Ağıralioğlu, “Siz milletin yarınlarını inşa edecek olanlarsanız. Millet dertli dertli düşünürken milletin yarınlarını inşa etmek için çalışan kadrosunuz. İkinci yüz yılına girdiğimiz cumhuriyetimizde bu çileleri hak edecek bir millet olduğuna inansaydınız buraya gelmezdiniz. Beraber bir memleket mücadelesi başlatıyoruz. Bir parti kavgasına değil bir memleket sevdalılığına giriyoruz. Bize vatanın nasıl bırakıldığını biliyoruz. Vatanımızı hiçbir dünya heveslisinin oyuncağı etmeyeceğiz” şeklinde konuştu.

 

HABERE YORUM EKLE