Kılıçdaroğlu'ndan Akşener'e salvo!
  • POLİTİKA
  • 19 Eylül 2024 Perşembe 00:30

CHP eski genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti eski lideri Meral Akşener'i sert sözlerle hedef alarak, "“Sayın Meral Akşener o da normalleşti. Herkes biliyor nasıl normalleştiğini” dedi.

CHP 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, katıldığı canlı yayında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.

CHP'de kurultaydan geçen yeni tüzükle ilgili düşüncelerini aktaran Kılıçdaroğlu, "Temel anlamda 'evet' demedim. Tüzükte verilen vaatlerin bazıları gerçekleşmedi" dedi.

'Normalleşme' tartışması üzerinden İYİ Parti eski Genel Başkanı Meral Akşener'i de eleştiren Kıllıçdaroğlu, "Sayın Meral Akşener o da normalleşti. Herkes biliyor nasıl normalleştiğini. Partiler iktidar olmak ister. Bunun için mücadele edersiniz. Politika üretirsiniz. Normalleşerek iktidar olunur mu?” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu'nun TV100'deki açıklamaları şu şekilde:

İYİ Parti başkanı Müsavat Dervişoğlu ile yarın bir görüşme yapacağınızı öğrendik doğru mu?

Kemal Kılıçdaroğlu: Genel başkan olarak seçildikten sonra kendisini ziyaret etmemiştim, o nedenle ziyaret edeceğim.

Teğmenlerin yemin töreninde kılıçla yaptıkları "Atatürk'ün askerleriyiz" yemini çok tartışıldı. İktidardan tepkiler, muhalefetten destek geldi. Siz ne diyorsunuz?

O genç teğmenlerin pırıl pırıl evlatlarımızın ettikleri yemin var. Bunun hangi sözcüğünden rahatsızlar? Öğrenmek isterim. Erdoğan'ın oturduğu odada Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün fotoğrafı yok mu?

Geçen hafta HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu 'Anayasa'nın 4. maddesi demokrasi açısından sakıncalıdır, tartışılabilmeli' şeklinde konuşma yaptı. Siz bu ifadelerle ilgili ne diyorsunuz?

"Zekeriya Bey'in şöyle bir ifadesi var: 'Ahmaklara anlatır gibi anlatıyorum.' diyor. İlk 4 madde tartışmaları yeni değil. HÜDA Par Meclis'te olmadan önce de tartışılıyordu. Benim TOBB Genel Kurulu'nda yaptığım bir konuşma var.

Bu talep daha önce AK Parti cenahından gelmişti. Kime söylüyor 'Ahmaklara anlatır gibi.' diye? İttifakın diğer aktörlerine söylüyor. Onlar da 'Nasıl dersin?' diyemiyorlar.

Altı ok tartışması var. Saygı Öztürk'ün yazısında geçiyor. Yeni parti programında da altı okun yeni yorumunun yer alması lazım demişsiniz. Bu sözler size mi ait?

CHP'nin her programında altı ok yeniden yorumlanmıştır. İlkelerinden ödün vermeksizin yeniden yorumlanmalı. Ben bunu konulduğu gibi alacağım derseniz dünyadaki değişimi kaçırmış olursunuz.

Tüzük kurultayına neden gitmediniz?

Özgür bey ile yediğimiz yemekte Mansur Bey’de vardı il başkanı da vardı. Özgür Bey tüzük ile ilgili bilgi verdi. Yazılı metin olmadan fikir beyan etmem doğru olmaz değil dedim. Son şekil aldıktan sonra size göndeririz, düşüncelerinizi belirtirseniz seviniriz dedi. Bana kurultaydan bir gün önce akşam 19 civarında geldi. Dolayısıyla bir görüş hazırlama fırsatım olmadı. Kurultay da yapılan açıklamalar, benim tüzüğe karşı olumlu düşündüğüm anlamına gelmiyor.

Oldu bitti mi oldu o zaman?

Benim tüzüğe evet dediğim, hatta ben de şaşkınlıkla izledim ama doğru değil.

Gittiğiniz zaman bu tartışmaların birinde olmak zorundasınız. Yanlış olduğunu söylemek zorundaysanız ben de bu tartışmaların içinde olmamak için gitmedim.

3 dönem kuralını Özgür Bey'e iletmiş miydiniz?

Bunu özel bir tartışma konusu yapmak istemem ama verilen sözler varsa o sözlerin tutulması gerekir. İşin özeti budur.

Tüzük Kurultayı'nda sizin fotoğrafa girmek istemediğiniz öne sürüldü. Kurultaya gitmediniz. Neden fotoğraflara girmediniz?

Önceden çok fotoğraflarım var. Yeni dönemde yok. CHP'de genel başkanlık yapanlara her zaman saygı gösteririz.

Son dönemde bazı gazetecilerle çok sert tartışmalara giriyorsunuz. Genel Merkez'in sizi savunmakta biraz ihmal ettiklerini düşünüyor musunuz?

Hayır. Bir siyasetçi eleştiriye açık olmak zorundadır. Hiç olmayan şeylerin eleştiri gibi sunulması ve bunları yapanların da bir dönem gazetecilik yapmış olmaları beni rahatsız eden o. Gazeteciliğin de bir onuru vardır. Kalemini satmaz, parayla pulla yazı yazmaz. Hem bunu hem başka şeyleri yapacaksınız. Sonra da iftira üstüne iftira atacaksınız. Ben de onun anlayacağı dilden yanıt veriyorum.

Seçim kazanamadınız, kurultayda da genel başkanlık yarışını kaybettiniz. Torunlarınıza vakit ayırmanızı bekleyenler oldu. Siz ofis açarak siyasete devam etme kararı aldınız. Kemal Bey ne planlıyor sorusu tartışma konusu oldu. Yeni bir siyasi oluşum kurmadınız ama çekilmediniz de. Kılıçdaroğlu'nun planı nedir?

Önce CHP'yi tanımak gerekiyor. CHP'li olmak demek hangi düzeyde olursanız olun ülkenin sorunlarına kilitlenmek ve çözüm üretmek demektir. Bütün önceki genel başkanların hepsinin ofisleri var, ben açınca neden haber oluyor? CHP'nin kimliği sıradan bir kimlik değildir. CHP, devlet kurmuş bir partidir. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün söylediği söz çok önemlidir: 'Benim iki büyük eserim var biri Türkiye Cumhuriyeti, biri de CHP.'

Neden biliyor musunuz? Eğer Türkiye Cumhuriyeti bir sorun yaşayacaksa bunu çözecek olan CHP'dir. Uyuşturucu baronları geziyorlar, küçücük bir kızın katilini bulamıyorlar. Faili meçhul cinayetler. Fuhuş 13-14 yaşına indir. Kara paracılar hapse atılıyor, ellerini kollarını sallayarak çıkıyor. Bu ülkede bir savcı yargıda çete oluştu diye yazılar yazıyor. İstediğiniz kişiyi istediğiniz saatte hapisten çıkarabiliyorsunuz. Devlette her şey bir kişi,nin iki dudfağı arasında. Rüşvet alanlardan büyükelçi atandı. Üniversitelere çöküldü, bilgi üretemz oldu. Gencecik çocuklar, yaşlılar intihar ediyorlar.

Kim düzeltecek? Partiye büyük görevler düşüyor. Ben partinin bir üyesiyim. Sorumlu hissediyorum.

Haftalardır İmamoğlu, Mansur Yavaş, Kılıçdaroğlu tartışmaları konuşuyoruz. Sizin bu çıkışlarınız sizce CHP'ye yarar mı? Yoksa tartışmaları mı büyütüyor?

Benim yaptığım çıkışların hangisi partinin aleyhine?

Özgür Özel'in normalleşme sürecine itiraz etmeniz parti içindeki tartışmaları derinleştirerek CHP'yi tartışılan bir parti haline getirmiyor mu?

Size sayayım. Devlet Bahçeli, normalleşti Erdoğan'la, Numan Kurtulmuş o da normalleşti. Şimdi TBMM Başkanı. Cesaret edip kendi milletvekiline dahi sahip çıkamıyor (Can Atalay hapiste) Süleyman Soylu o da normalleşti. Sinan Oğan hem normalleşti hem zenginleşti. Bilmiyor muyuz? Sayın Meral Akşener o da normalleşti. Herkes biliyor. Partiler iktidar olmak ister. Bunun için mücadele edersiniz. Normalleşerek iktidar olunur mu?

Akşener'e 'normalleşme' tepkisi

Size sayayım, Sayın Devlet Bahçeli​ normalleşti Erdoğan'la. Sayın Numan Kurtulmuş, o da normalleşti. Şimdi TBMM Başkanı. Cesaret edip kendi vekili Can Atalay'a sahip çıkamıyor. Süleyman Soylu o da normalleşti. Sinan Ogan hem normalleşti hem zenginleşti. Hepimiz biliyoruz. Sayın Meral Akşener o da normalleşti. Herkes biliyor. Normalleşerek iktidar olunur mu? Mücadele ederek iktidar olunur.

"Neden Erdoğan'a gittin"

Masada sorunlar vardı ama o sorunları sayın Akşener'e soracaksınız. Hangi gerekçeyle masadan ayrıldı? Kumar masası diye çok ağır bir suçlama yaptı. Bir süre sonra aynı masaya oturdu. Bunun kabahati bende mi? Bütün suç benim sırtımda. Kimse Meral Hanım'a bir şey demiyor. Neden masadan kalktın? Hangi gerekçeyle masaya geri geldin? Neden Erdoğan'a gittin? 6'lı masa aslında toplumun barışma masası, kimlik siyaseti yapmayan bir masa. Biz 6'lı masayı kurmasak Cumhur İttifakı olmayacaktı. Sinan Oğan nasıl zenginleşti? 6'lı Masa ile ilgili neden sahte videolar düzenlendi? Ama bütün yük sahtekarların sırtına değil düzgün çalışan Kılıçdaroğlu'na yıkıldı. Ben sorumluluktan hiçbir zaman kaçınmam. Ama medya sahtekarlık yapanlara 'aldığınız oy ahlaki değil' derse olmaz.

HABERE YORUM EKLE