Bursa, deprem, trafik ve kaos!
  • MEDYA
  • 04 Aralık 2023 Pazartesi 14:48

Sabah saatlerinde meydana gelen ve başta Bursa olmak üzere Marmara bölgesinde şiddetli bir şekilde hissedilen merkezi Gemlik Körfezi olan 5.1 büyüklüğünde deprem, "Felakete hazır mıyız?" sorusunu bir kez daha gündeme getirdi.

Bursa'da çok sayıda vatandaşın korkmasına ve can havliyle kendilerini sokaklara atmasıyla sonuçlanan deprem, Bursalı gazeteci/yazar Mustafa Gültekin'in, 15 Şubat 2023 tarihli "Bursa, deprem, trafik ve kaos" başlıklı yazsını yeniden gündeme gelmesine neden oldu.

Mustafa Gültekin,  Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş'ın, trafiği iki yılda bitirme sözüne rağmen, kangren olmuş ve gün geçtikçe daha da içinden çıkılmaz hale gelen trafik sorununa işaret ettiği yazısında; Bursa'da olacak yıkıcı bir deprem ve sonrasındaki kaos ortamında şehrin trafiğinin tamamen kilitleneceğini ve bu duruda oluşacak kaosu düşünmek bile istemediğini belirtti.

Gültekin; yeniden gündem olan cümleleri şöyle:

Bursa'nın bir trafik sorunu, yol sorunu var. Bu, öyle böyle değil, ölümcül bir sorun. En ufak bir kaza olduğunda bile şehrin ana yolları tıkanıyor, kilometrelerce araç kuyruğu ile şehre girmek ve çıkmak neredeyse imkansız hale geliyor.

Allah esirgesin; Bursa'da olacak yıkıcı bir deprem ve sonrasındaki kaos ortamında şehrin trafiği tamamen kilitlenir ki; olay yerlerine ne sağlık, ne güvenlik, ne kurtarma, ne de ihtiyaç duyulan makine ve ekipmanlar ulaşabilir. Bunun ise daha çok acı, daha çok ölüm ve haliyle daha çok kaos anlamına geldiğini/geleceğini söylememe gerek var mı?

GÜLTEKİN'İN GÜNDEM OLAN YAZISI

Bursa, deprem, trafik ve kaos!

Dün öğleden sonra, İzmir yolunda, çoğu zaman olduğu gibi yine trafik felç olmuş vaziyetteydi. Sebebi neydi bilmiyorum, ama sürekli o yolu kullanmak zorunda kalan şehrin kahir ekseriyeti için bunun kanıksanmış bir durum olduğunu söyleyebilirim.

Ben de sıklıkla o yolu kullanan bir vatandaş olarak ne zaman ki; trafiğe takılsam, Alinur Aktaş'ın, korkunç trafikten adeta boğulan batçıkta asılı, "İki yılda trafiği gündeminden çıkaran Bursa" yazan o ironik tabelası canlanır gözlerimin önünde.

Hemen peşi sıra, yine Alinur Aktaş'ın hangi güdüyle söylediğini bilmediğim,  "Bana göre Bursa'da trafik problemi yok. Şimdi gülecek bazılarınız, ben biliyorum..." sözü gelir aklıma ki; beni gülmek alır(dı).

Dün, İzmir yolunda felç olmuş trafikte adım adım ilerlerken yine yaşadım o enstantaneleri, ama bu sefer ne gülecek halim vardır ne de mecalim. Tıpkı afette yıkılan yapılar gibi yıkıktı benim yüreğim de. Sadece ben değil, Maraş merkezli deprem on ilimizi yerle bir etmekle kalmadı seksen beş milyon hepimizin yüreğinde derin izler bırakan sarsıntılara, yıkıntılara, korkulara sebep oldu.

Bu derin hissedişten olsa gerek, fert fert herkes büyük bir seferberlik başlattı. Hemen hiç kimse hiçbir fedakarlıktan kaçınmadan depremi yaşayanların acılarını azaltmak, sorunlarına çare olmak, acil ihtiyaçlarını gidermek için elinden geleni ardına koymadı.

Kuşkusuz bu övülecek ve övünülecek bir özelliğimiz. Lakin daha önce de altını çizdiğim gibi, felaketi yaşandığımızda kutsal bir seferberlik başlatabiliyoruz, ama artık bunun sırasını değiştirme vaktimiz geldi de geçiyor bile.

Yine, İzmir yoluna dönecek olursak; bir taraftan akmayan trafikte sabrım sınanırken diğer tarafta ise duygularım depremin işgali altındaydı ve yaklaşık dört ay önce kaleme aldığım, "Alinur Başkan! Depreme hazır mıyız?" başlıklı yazım geldi aklıma.

Evet, bu sorunun cevabının "Hazır değiliz" olduğunu istisnasız hepimiz Maraş depremiyle bir kez daha öğrenmiş olduk sanırım. Ne yazık ki; Bursa, olası bir depreme hazır değil.

Hazır olmayan sadece binalar da değil. Korkarak, üzülerek söylüyorum; Bursa'nın yolları, trafiği de hazır değil depreme. Bakın! Kimseyi eleştirmek, suçlu aramak için söylemiyorum. Henüz vakit varken önceliklerimizi değiştirip önlem alınması için söylüyorum.

Bursa'nın bir trafik sorunu, yol sorunu var. Bu, öyle böyle değil, ölümcül bir sorun. En ufak bir kaza olduğunda bile şehrin ana yolları tıkanıyor, kilometrelerce araç kuyruğu ile şehre girmek ve çıkmak neredeyse imkansız hale geliyor.

Allah esirgesin; Bursa'da olacak yıkıcı bir deprem ve sonrasındaki kaos ortamında şehrin trafiği tamamen kilitlenir ki; olay yerlerine ne sağlık, ne güvenlik, ne kurtarma, ne de ihtiyaç duyulan makine ve ekipmanlar ulaşabilir. Bunun ise daha çok acı, daha çok ölüm ve haliyle daha çok kaos anlamına geldiğini/geleceğini söylememe gerek var mı?

SON SÖZ:

Deprem, şehrin felaketine adeta davetiye çıkaran akıl dışı inatlaşma faylarını da kırabilir mi? Bilmiyorum, ama yaşadığım şehir adına sorumluluk duyan bir yazı gündelikçisi olarak,  sadece uyarmak için söylüyorum. Başta Büyükşehir Belediyesi olmak üzere bütün belediyeler ve ilgili akademik odalar çok acil olarak "deprem" gündemiyle toplanmalı. Benim önerim; ilk olarak ve hemen şehir içi ulaşımı olabildiğince rahatlatacak yatay ve dikey yollar açılmasıdır. Demem o ki; Bursa'yı bir deprem, depremle içinden çıkılmaz bir trafik ve felç olmuş trafiğin daha da büyüteceği bir kaos bekliyor.

HABERE YORUM EKLE