Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, bir dizi program için Bursa’ya geldi. Kestel Ümitalan'da birçok partili tarafından karşılanan Ağıralioğlu, Bursa ziyaretleri çerçevesinde sivil toplum kuruluşları ve muhtarlarla bir araya geldi.
Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, Bursa’ya geldi. Genel Başkan Ağıralioğlu, Bursa ziyaretleri kapsamında sivil toplum kuruluşları ve muhtarlarla Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nde bir araya geldi.
Sizlerle Genel Başkanımızı buluşturmak istedik
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Anahtar Parti Bursa İl Koordinatörü Fikret Aslan, “Sokağın sesinin, milletin hissiyatının meclise yansıması için siz değerli muhtarları Genel Başkanımızla buluşturmak istedik. Demokrasinin siyaset üzerindeki gelişimini sağlamak için sivil toplum kuruluşlarıyla Genel Başkanımızı buluşturmak istedik. Bursa’da kurumsallaşmamış hiçbir yapısı olmayan gönüllü organizasyonun bir heyecan oluşturması, milletimizin gönlünde de bir heyecan oluşturmuştur” dedi.
Fakirlik zamanında ilk itibar biraz azdır.
Ağıralioğlu, "Bursa İl Koordinatörümüz organize etti. Çok teşekkür ediyoruz. Siyasete, siyasetçiye böyle zor zamanlarda, fakirlik zamanında ilk itibar biraz azdır. Millet siyasete, siyasetçiye kızar. Böyle zamanlarda insanların ilk aklına gelen kızabileceği insanlar, siyasetçilerdir. Milletin ekmeği küçülmüşse, çocukların umudu yitmişse, işsizlik diye bir dert, gaile her haneye değmişse ürettiğinin hakkını insanlar ticaretini yaptıklarıyla geçinemiyorlarsa buna ilk sebep olanların siyasetçiler olduğuna dair bir kabul vardır ve doğru bir kabuldür bu. Yeni bir memleket iddiası ideali taşıyan bir kadronun davetine, nezaket gösterip gelen muhtarlarımıza, STK temsilcilerimize, dernek başkanlarımıza milletin A planı ve A kadrosu mesuliyeti altında yola bismillah demiş arkadaşlarım adına hoş geldiniz diyorum" şeklinde konuştu.
Siyaset bizim için kendimize heves olan bir konu değildir.
A Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, Bursa’da düzenlenen programda yaptığı konuşmasında, “Siyasetin bugün milletin üzerine yüklediği ne kadar yük varsa takdimde de hududa riayet, severken de hadde riayet etmek lazımdır. Siyaset bizim için kendimize heves olan bir konu değildir. Cumhuriyet’in 2. yüzyılında bin yılı aşkın süredir irade gösteren büyük bir milletin evladı olarak kurduğumuz partinin ilk ziyaretindeyim. Bizim liderlerimiz çok büyükler, liderlerimiz kendilerini tarif ederken veya tarif ettirirken hep payelerle andırıyorlar. Biz büyüklüklerine hiç söz etmeyelim. Kimsenin takdimindeki büyüklükten zorum yok. Bu kadar büyük lidere sahip olan bir milletin neden bu kadar büyük sorunları var? Herkesin büyüğü var, hepsinin büyüğü bizde” diyerek sözlerine başladı.
Neden Bursa'dan başlıyoruz?
Ağıralioğlu, “Bir nezaket hattında durduğumuzu, memleketi kendi ailemiz gibi bilip, parti ayırmadan yürüdüğümüzü her yerde ifade ediyoruz. Milletin ufkunda uzun zamandır kimseye nasip olmayan ümit beklentisiyle duran nöbeti devralıyoruz. 22. yılında olamamışlığıyla olan hassasiyetle yürüyoruz. Siyasetin cevap vereceği şey, ‘Bundan daha iyisi mümkün müdür?’ Boş tartışmalara gerek yoktur. Siyasetçilerin cevap vermek zorunda olduğu, ‘Bundan daha iyi bir Türkiye mümkün müdür?’ sorusudur. Bu memleket bizim. Ben bir parti kurmadım, ben milletin içine çekildiği bu girdabı, bu saçma sapan siyaset tartışma eşiğini yarınlara daha güçlü ufuk çizgisi çekmek için girdim bu yola. Bursa’yı konuştunuz mu Türk milletini konuşursunuz. Medeniyet buldun mu, merhametin mayasıdır Bursa. Bursa bizim kalemizdir. Kalbimize düşürdüğü kıvılcımın meşalesiydi. Büyük medeniyetin merkeziydi. Biz buradan kabarıp, taştık. Çalışarak, üreterek, severek taştık. Bursa’nın bugünkü hali halen doğru planların yapılamamasının da ahvalidir. Bursa’dan başlamanın önemini arz ediyorum size. Şehrin, sokağın, ticaretin, okulun, ibadethanenin hepsinin planlanma kapasitesidir Bursa. Burada işsizlik, kaos, yerleşme programı, tarım arazilerine karşı talan var” ifadelerini kullandı.
En çok sığınmacı yükü Bursa’dadır.
Ticareti benim yanımda dursunlar diye kendi imkanı zannetti. Adaleti ‘bizim’ hukuku korusunlar diye bozabildiler. Siyaset yerinde değildir. Anahtar Parti’nin siyaseti çekeceği yeri ifşa ediyorum. Adalet hassasiyeti, adaletle, milletini koruyanların işidir. Tahlil sonuçlarınız çıkıyor adama ihtiyacınız var. Gecikmeniz var, toleransa ihtiyacınız var, adama ihtiyacınız var. Her işi yapmak için adama ihtiyacınız var. İktidara karşı siyasi sitemimizin sebebi şudur. Erdoğan değil, kimseyi sevmediği kadar sevdi onları bu millet. Hiçbir seçimde, bu sefer yapamazsan, öbür sefer yaparsın kredileriyle bekledi bu millet. Hanelere düşmüş kaygıya, babaların hüznüne bakar mısınız? Siyasetin içinde yitip giden umutlara, kaybolan evlada bakar mısınız? Biz Amerika ile kara sınırı olan bir memleketi temsil ediyoruz. En çok sığınmacı yükü Bursa’dadır. Eskiden bu nüfusun yerleşeceği bir demografi vardı. Göçü planlayan, nerede duracağını, nerede oturacağını, kaldıktan sonra nereye döneceğini hesaplayan bir Türk vardı. Bu kadar kayıtsız insan yükü nedir? Biz adaleti vaat edeceğiz. Siyasetin hissesine düşen utanca bakar mısınız? Biz kamu kaynaklarını israf etmeyeceğiz. Nepotizm yapmayacağız. Liyakatı istihdam edeceğiz. Yetim hakkı yemeyeceğiz. Hazineyi soymayacağız. Vaatlere bakar mısınız? Sanki bunlar vaatmiş gibi… Çocuklarımıza iş vaat edeceğiz.
A Parti, kendi evine konuşur gibi konuşabilen bir partidir.
Ağıralioğlu, "A Parti; AK Parti'yi de kendinden de bilebilen, MHP'nin mesuliyetini de duyabilen, Cumhuriyet Halk Partisi'nin taşımak zorunda olduğu hassasiyetleri taşımadı diye kızabilen, HDP'ye kaptırdıklarına kızan bir partidir. Aileye konuşur gibi konuşabilen, partilere konuşurken kendi evine konuşur gibi konuşabilen bir partidir. Efendimiz zordayız. Niçin zordayız? Yüksek enflasyon baskısı altındayız. Bu yüksek enflasyonla ticaret yapamayız, zordayız. Bu kadar yüksek faiz ve enflasyon altında iş yeri ayakta tutamayız. Bu kadar çocuklarımızın işsizliğine dayanamayız. Bu kadar mülakat adaletsizliğiyle çocuklarımızı bu topraklara bağlayamayız. Bu kadar çok üniversite, bu kadar mezun, bu kadar işsizliği kaldıramayız. Hastanelerdeki bu kadar yığılmaya sebep olan niteliksiz gıda tüketimiyle ayakta kalamayız. 820 muayenesi olan bir ülke, 320 milyon acil girişiyle bu kadar antibiyotik kullanımıyla bu ülkeyi yarına taşıyamayız. Bir finale gidiyor ülke. Evlatlarımız var madde bağımlılığının pençesinde. Yurdumuz var sınırları sığınmacı yükünün gölgesinde. Bir memleket var; önümüzde büyük imkanlar olmasına rağmen siyasetin kendisini zengin etme şehvetinin pençesinde" dedi.
Siz geldiniz ne bulduk? Bize ne buldurdunuz?
Ağıralioğlu, "Adeletsizlik yapmayacağız, devletin kaynaklarını kullanmayacağız, nepotizm yapmayacağız. Vaatlere bakar mısınız? Siyasetin düştüğü duruma bakın. Şimdi Cumhurbaşkınımız iktidara yeni gelmiş gibi enflasyonu düşüreceğiz, yoksulluğu gidereceğim diyor.Tayyip Bey bunu 2002 yılında da diyordu. Millet en son her şeyin yetkisini de verdi. Elinde her kudret olduğu halde memleketi ayağa kaldıramıyor. İktidarın mazereti yok. Kalbinizi ne tartışma programlarına, ne particiliğe kaptırmayın lütfen. Bu siyasetin konuştuğu lafların hiçbiri laf değildir. Neymiş efendim, biz gidersek ne olacakmış. Siz geldiniz ne bulduk? Bize ne buldurdunuz? Borcumuz arttı. Çocuklarımız işsiz. Eskiden yapıp ettiklerimizden satarak ayakta kalmaya çalışıyoruz" diye belirtti.
HABERE YORUM EKLE